Ne yana bakarsan, öyle görüyorsun

Dün sabah arabanın sol camından bakınca kapkaranlık… Sağ camından bakınca günlük güneşlikti… Sürücü olarak bugün karanlık bir gün de diyebilirsin, güneşli de… Hayat gibi bişi… Ne yöne bakarsan, öyle sanıyorsun ; )

Yumurta

 

Bir yumurta dışarıdan bir güçle kırılırsa, hayat biter. İçeriden bir güçle kırılırsa hayat başlar. Büyük şeyler, hep içeriden başlayarak olur.

Bayıldım. Bazen kendimi, birini olumlu bakmaya ikna etmeye çalışırken buluyorum. Ya da dedikodu yapana, şikayet edip durana kendini zehirlediğini söylemek istiyorum. Aslında çok da iyi biliyorum, hazır olmadığın şeyi duymazsın, görmezsin. Uyanış içten dışa oluyor. Biri uyandırmaya çalışırsa, içeriden uyanmaya hazırsan uyanıyorsun…

Ne güzel anlatıyor bu söz o durumu.

 

 

Tasvirler mi azaldı, biz mi eksildik?

Tasvirler azaldı edebiyatta. Nerede o bir manzarayı 1 sayfada anlatan romanlar…  Sevgilinin dudaklarındaki lezzete ulaşmak için bir çiğ tanesinden başlayıp cümlelerce uzayan tanımlar… Murakami okumak belki o yüzden iyi geliyor, sayfalarca olmasa da farkındalıkla bakan gözlerden yansıyor kelimeler.

Tasvirler niye azaldı, daha mı az fark ediyoruz etrafı? Daha az tutuyoruz dikkatimizi bir manzarının, insanın üzerinde…  Derinlik azalınca mı azaldı tasvirler, tasvirler azaldıkça mı azaldı derinlik?..

Bir anı ve eğitim sistemi

Başbakan bir okulda anlatıyor. Bir günlük öğretmenlik deneyimi olmuş. Sınıfa girmiş kimse takmıyor, herkes gürültü yapıyor, kimse oturmuyor. Bakmış kimse sözünü dinlemiyor, çocuklardan birini yakasından tutup, havaya kaldırmış, herkes susmuş onu dinlemiş…………………………………………………………………………………….

Bana sevdiğini anlatma, bana sevdiğini göster…

Beni dinle, beni anla, gözüme bak…

Beni anla ama “sendeki” deneyimlerin sürüklediği düşüncelerle değil.

Sıfır kilometre bir zihinle gözle…

Bana içindeki zülfikarlara saldırırcasına kızma.

Bana özen göster…

Yeni tanışmışcasına.

Herkese duyulan sevginin yeri ayrıdır.

Yerleri karıştırma.

Beni çarpma, bölme, çıkartma.

Etiketletme…

İster arkadaş, ister yoldaş, hayatdaş…

Bana sevdiğini anlatma, bana sevdiğini göster…